Eski dönemlerden kalma kafataslarında koca koca deliklere rastlıyoruz. Üstelik yüzlercesinde benzer deliklerden var.
Bu kadar yaygın bir uygulama ne amaçla yapılmış olabilir? Günümüzde de bazı durumlarda yapılan bu işlemin derinliklerine inelim.
Yapılan uygulamaya “trepanasyon” deniyor.
Trepanasyon, günümüzdeki adıyla kraniyotomi, baş derisini kaldırıp bir parçanın beyinle beyni saran sinir zarına zarar vermeden çıkarılmasını içeren bir ameliyat tekniği.
Eski dönemlerde, normal dışı davranışlara sahip insanların içindeki kötü ruhlar dışarı çıksın diye delikler açılabiliyordu. Neolitik dönemden beri, yani MÖ 10.000- 6000 tarihlerinden beri trepanasyona dair kanıtları iskeletlerden görebiliyoruz.
Ayrıca bu işlemin kafa yaralarından veya darbelerinden sonra yapıldığını da görebiliyoruz. Genellikle kırık bir kafatasından parçalanmış kemik parçalarını çıkarmak ya da kafatasının altında biriken kanı temizlemek için yapılıyordu. İlkel bir cerrahi müdahale de diyebiliriz.
Günümüzde hâlâ yapılabiliyor.
Trepanasyonun uygulama yöntemleri ise kültürden kültüre, coğrafyadan coğrafyaya değişiklik gösterebiliyor. Örneğin bazı yerlerde uçları keskinleştirilmiş deniz kabukları kullanılırken bazılarında tumi adlı bir bıçak kullanılıyordu. Rusya’nın güney bölgelerinde de bu işlemin ritüel amacıyla yapılmış olabileceği tahmin ediliyor.
Burdur’un 15 km batısında, yer alan Kuruçay Höyüğü’nde bulunan kafataslarında da trepanasyon örneklerine rastlanmıştı. Antik çağlarda Anadolu dahil olmak üzere dünyanın çeşitli yerlerinde uygulanan trepanasyon, günümüzde; Afrika, Güney Amerika ve Güney Pasifik’te uygulanmaya devam ediyor.